ŞÜKÜR VE TEŞEKKÜR

Hepimizin şöyle derinden bir ''oh'' çekip şükürler olsun demişliğimiz vardır. Nasılda rahatlarız, içimiz coşkuyla dolar. Aldığımız o nefes ve ettiğimiz şükür, bize taptaze bir yaşam enerjisi verir sanki. Bunu her gün, hatta gün içinde aralıklarla yapmalıyız aslında. Şükrettikçe iyileşiriz, şükrettikçe güçleniriz, şarj oluruz. Gün içinde dibe vuran enerjimizi yeniden kazanırız.

Şükretmek, elimizdekilerin kıymetini bilerek yaşamaktır. Bizim olan ya da olmayan her şey için minnet duymaktır. İşte, bereket bunun arkasından gelir. Elimizi attığımız her işte başarılı oluruz. Ama bugün, ama yarın, sabır ve şükür ile bekleyerek.

Sonra teşekkür ederiz.. Bize verilenlere, emanet edilenlere, olanlara, olmayanlara da.. Tam bir teslimiyetle teşekkür ederiz. Teşekkür etmek, hayal ettiklerimizin gerçekleşmesini, gerçekleşenlerin de bizimle kalıp büyümesini sağlar. Karşılık beklemeden teşekkür edelim. Herkese, her şeye, Allah'a.. Biz değişiriz, yaşantımız değişir. Zor enerjilerle sarmalandığımız bu dünyada iyilik, güzellik, neşe, keyif ve bolluğa açılan kapıdır şükür ve teşekkür.

Biri, kapının açılmasını sağlar; diğeri hiç kapanmamasını.. Kapanmış kalp gözümüzü açar, iyiliklerin ve kötülüklerin arkasından geleni gösterir.

Hep bir hayır vardır bakmasını bilene; içten bir şükür, dolu dolu bir teşekkür edebilene!

NOT: Güne şükrettiğiniz üç şeyi listeleyerek başlayın. :))

Sevgiler, Fundan Ceylan..